17 Şubat 2014 Pazartesi

YALAN

Hayatı yalan olmuş,
Doğrusu hayal olmuş,
Sorarsan şaşar eder,
Halbuki ziyan olmuş.

Yalana yazık olsun,

Aleme haber olsun.
Seveni bilir keder,
Döneğe haram olsun.

BEDBAHT GECELER

Fenalık gelir o bedbaht gecelerde ruhuma,
Duymaz korku dolu atışlarını yüreğimin.
Gelmez kaçak dostum uyku gecenin aguşunda,
Bilmez hüzün dolu bakışlarını gözlerimin.

10 Şubat 2014 Pazartesi

TALİH


Gezersen söylenerek her gün aynı terane,
Bıktın mı usandın mı denesen de her sefer.
Bitap düşüp sızlandın mı oldun mu biçare,
Sonraki gündoğumu, olur bundan da beter.

Korkarsın ki acımasından canının gafletle,
Zorlanınca olmadı mı, derhal gemileri yak.
Yakın sonra kahpe talih bana dönmez mi diye,
Sen gibi zavallıya tüm bahtsızlık müstehak.

Yalnız suçlarsın feleği musibetten ötürü,
Devranda ancak arayanını bulur mutluluk.
Ararsan lakin bulursun gerekli olan gücü,
Ne pişmanlık tecelli eder gayrı ne suçluluk.

6 Şubat 2014 Perşembe

MANZUME İLE TARİHE SEYAHAT II - VAHŞET















Alemin gözü önünde vahşet etti tecelli,    
Medeniyeti beşerin sözde kaldı da bitti.    
Sebepsiz katledilirken acımasızca binler,
Vicdanı olan kişinin gözünde yaş tükendi.

Toprakla kan düştü acı dolu aşka elemle,
Yazık ki ne yazık ayırmadı onları kimse.
Gaddarın mülevves davasıyla ağladı çocuk,
Feryadı deldi göğü, ne baba kaldı ne anne.

Irk nefreti ile gözleri kararmış katillerin,
Ağladı ruhlarındaki inayet için için.
Çaresize vurana ses seda çıkmadı heyhat,
Tabii müzesi oldu Srebrenitsa talihsizliğin.

5 Şubat 2014 Çarşamba

MANZUME İLE TARİHE SEYAHAT I


Mazinin değeri altından yüksek beşer için,
Yalnız idrak edilsin de enfes maden işlensin.
Eylenmiş kusuru görmeyip tekrarına düşen,
Reddetmek hakiki tecrübeyi ısrarla niçin?

Asırlar öncesinde vuku bulan olay bile,
Ziya olur aklına insanın doğru hüküm ile.
Ehemmiyeti fünun kadar büyük tarihin,
Aklı olan bilir ki ferda gizlidir mazide.

BUSİDE II




















Aşkın namesini senle idrak etti gönlüm,
Sevginin naif halini ancak şimdi gördüm.

Büyük lütuf geldi, ummaz iken felekten,
Izdırabı mazimin silindi, kendimden geçerken.

Elemi aşkın uğramaz bundan gayrı ruhuma,
Saadet değil ırak, eyleme hüzün boşuna.

Şevki fikrimin yoktu zinhar bundan evvel,
Seni benden alamaz şimdi gelse yedi düvel.

Perişan eyledim kendimi hiddet ile baş başa,
Bilsem bitap etmezdim, gelir bir hoş vaka.

Her vuku bulanın ardında saklıdır mükafatı,
Bedbaht anda parlar aşkın yegane ziyası.

Korkunç bir fırtına dahi meltem gibi gelir,
Gayrimuayyen hissi ancak filhakiki tadan bilir.

Atıfet duyarım yalnız ayrıdır berikinden,
Seviden kim bıkmış, berhudarım sevenden.

2 Şubat 2014 Pazar

ON DOKUZUNDAYDI DAHA...












On dokuzundaydı yalnız, göreceği vardı daha.
Lakin riyakarın sopası şerefsizce vurdu ona.

Ayıldı bedbaht münazaadan da koştu hastaneye,
Viran eylemişler koca devleti, orası da biçare.

Hayali hürriyetti tek, hakkı olanı aradı yalnız,
Katili kahpeliğinden vurdu, kahraman oldu yağız.

Eyleyen eller yerine dahi utanırım bu densizlikten,
Bundan gayrı kanlı elleri çıkmaz hiç pislikten.

Faili meçhul dediler arsızca bu bariz cinayete,
Katil ruhları ağlattı anayı, bir milleti haince.

Kati suikast eyledi hainler, hesabı kim soracak?
Suikasta kurban millet, elbet herkes uyanacak.


SENSİZ



Sensiz sükuneti şebin dahi azaptır bana,
İster mecnun gönül, olsun daima aguşumda.

Sensiz bedbaht bir derbeder gibi döner dururum,
Çekilen soluğu bundan gayrı neylesin vücudum?

Sensiz yaşanan nevbahar katiyen tat vermez,
Açsa tüm hoş çiçekler, ehemmiyet teşkil etmez.

Sensiz söylenen ezgiler dahi gayrı mesmüre,
Gel, iki kelam et de hakiki hoş sedayı eyle!

Sensiz gecenin koynunda uyumak haramdır,
Sen var isen zaten bitmeyen bir rüyadır.

Sensiz amacı hayatın gayrı meşru, boş gelir,
Daima yetiş, haleti ruhiyem yalnız sana tabidir.

Sensiz sevi yalnız bomboş bir kelamdır,
Sana nazar edince, gayrısı da yalandır.

Sensiz olmaz derim, ey derya gözlü sevgili,
Sen varsan devri ahzan da nihayete erdi.

1 Şubat 2014 Cumartesi

HAKİKİ HAYIR














Sen gibisine nahoş gelen, bana hoştur belki,
Seciyeme hükmün ile değişim etmez tecelli.
İstediğimi eylerim, yaşamım yalnız benim,
Yalnız senin batılın ile adım benim âsim.

Fütur ile dolu yaşam sürersin hayal uğruna,
Hürce cümbüş edene dil uzatırsın umutsuzca.
Gam yetmez mi artık, yaşama ferda için,
Şevket bir tek insanındır, kati inkâr niçin?

Akıl ile bul usulünü, düşme sapkın yollara,
Hür bir vicdan makbuldür senin batılındansa.
Zevkim kendimedir, tavrım bir tek insan için,
Farazi kanundan çok beşeriyetten çekin.

Aşk eylerim yalnız hakiki sevi duyduğumla,
Değişmem onu da hiçbir bigâne kadına.
Senin hukukunda aşk geçmez, bunu bilesin,
Ah be zavallı, benim işime mi zina dersin?

Senin hayrın yahut sevabın tamu korkusuna,
Benim tek kaygım, şad eder miyim bir insanı daha.
Mükâfat ile aşk olmaz, samimi değildir.
Karşılıksız eyleyenin hayrı hep vakidir.

Neticede kati gerçek, hararetim biçaredir,
Düşünmez ki, öyle gelmiş öyle gidecektir.
Bilirim ehemmiyeti yoktur bunlara hiçbir kelamın,
Yalnız salık verin, hayatımız hurrem kalsın!


TEFRİKÇİ















Fark eylemez bana şarklı yahut garplı,
İnsan güzel olduğu vakit teferruattır kalanı.
Seçenek yok iken nefret sence münasip midir?
Canı cana kışkırtmak, zinhar cinayettir.

Şad olacak kadar küçülme belirsiz kimliğinle,
Yalnız övün, sana ait muntazam emeğinle.
Aklı olandadır cananda üstünlük, bu aşikar,
Uyma fikrine tefrikçinin, o en büyük riyakar.

Doğduğun ırk ise şayet muvaffakiyetin,
Sana kim söz dinletmeye zahmet eylesin?
Sanır mısın ki ulusudur nişanesi kişinin,
Lügatında, insan insandır her güzel kimsenin.

Cildin, gözün renginin kalmaz ehemmiyeti,
Doğru olduktan sonra kişinin seciyesi.
İdrak edersin gerçeği, zihnini açarsan,
Aç da gözlerini bak, o da insan sen de insan!

AHMAK

















Ahmakla refah eylemez kulun hür aklı,
Mayhoş olur, cehverin var olan parıltısı.
Kaç kelam etsen boş gelir, o biçaredir,
Özünü bitap eylem, sorun sende değildir.

Ağzını açan adamdan namünasip şekilde,
Kime ne hayır gelmiş, çekilmez hiç sineye.
Gözümde avarenin yoldaşı, yine bir avaredir,
Canhıraş anlatsa derdini, mühim dahi değildir.

Masanın zevki sefası zinhar kaçar geldi mi,
Sanırsın bir şeyler var filhakika bildiği.
Amma hakikatte, kendisi boş bir tenekedir,
Konuştuğu havadisten haberdar dahi değildir.

Hukuksuz kati değiliz, bilmeniz lazım gelir,
Ancak aklın hukuku cezaya salık verir.
Sustuk ahmaklığa, bağlı elem ile ellerimiz,
Cenaze eyleyemedik madem görmezden geliriz.

BUSİDE




















Bir karanlık vakti idi, ruhum istedi yine seni,
Ellerimde saçların eksik, gönül hüzün eyledi.
Sabah olsun istedim, yüzün günüme doğsun,
Sensiz geçen tek saatim sittin kere haram olsun.

Tek korkum bakidir, senden ayrı düşmek,
Dayanamaz hecrin ateşine bu bitap yürek.
Bilir misin, sensizlik tahammül dahi edilemez.
Firar eyleme, bu aşk bu baştan asla gitmez.

Derya gibi gözlerin yalnız baksın bana,
Kokun yalnız bana tütsün, gitmesin başka yana.
Şu havadisin sonundan şer çıkmaz da zati,
Bilesin her şeye karşın seni hep seveceğimi.

Aşk bir deniz ise, okyanus olmalı kati adın,
Nerden geldin, a'mak-ı enzarın ile beni sarstın.
Sevilmek de sevmek de seninle güzeldir,
Bir buse konunca dudağıma, ruhum dirilir!

Huzuru benliğimin yerini buldu sayende,
Hicran edip de beni senden mahrum etme!
Kulaklarımda yalnız hoş sedan yankılansın,
Kalanına sağır olsam dahi, ''ah'' diyen yansın!

En naif şarabı içersin de bir tek onun tadı kalır,
İçtiğim tek güzel şarap, senin aşkındır.
Yazmak istedi akıl, verdi gönül buyruk,
Yalnız sensin, gönülde tek davetli konuk.

İnsan hata eder, bazen elem getirir sevdiceğe,
Pişmanlığın ateşi gelir ardından bütün benliğe.
İstemsiz yanılgılar, sancılar geçer gider elbet,
Bana mühim gelen, senle olmak ilelebet.

BİT YAVRUSU





















Bazısı gafletle pirüpak der her zevzeğe,
Lakin ben kanmam ki bu büsbütün pisliğe.
Yüzünden akar taşar o saf meymenetsizlik,
Sorarım sana, nedir sendeki bu hadsizlik?!

Gülme gözümün içine, ey havaperest adam,
Bendeki hiddetle yaşam bile sana haram!
Kelamının teki içten gelse bile amenna,
Sanma kâr kalır, sen gibi deyyusun yanına!

Feragât edemem seninle savaşmaktan,

Arada özüne bak da insanlığından utan!
Dünya pis ise bu denli, tamamı senden gelir,
Bu durumun faili katiyen meçhul değildir!

Belli olmaz halin zira dansöz gibi kıvırırsın,

Ey zavallı, bir bu yanda, bir şu yandasın!
Cehennem yalan, bu kati gerçektir biliniz
Lakin azabı baki yer olsa, olmazdı sensiz!

Fırıldak gibi dönerek herkesi seversin,

Ey sebeb-i fitne, sen kaç yüz kalplisin?
İşaretim tek bir yere, anla bit yavrusu,
Yüzünü görmek dahi istemem, kaçmış bütün nuru!